Fahişelik İtiraflarım

Merhaba, bundan 3 sene önce bir devre fahişelik yaptığım esnada yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum. üç yıl öncelikle, 2012 bahar aylarında ben 21 yaşında bir üniversite öğrencisiydim ve Ankara da Emel isminde ki ev arkadaşımla, birlikte okuduğumuz fakültemize yakın bir dairede yaşıyordum. Anlatacaklarıma devam etmeden öncelikle belirtmekte yarar var sanırım; buradaki bütün isimler tarafımdan değiştirilmiştir. Kendimi tanım ederken hiç de alçakgönüllü olmaya gerek duymadan söylüyorum, ben güzel bir kızımdır. Boyum 1.78, kilom her süre 53-55 civarında, uzun kahverengi saçlı, bebek yüzlü ve mavi gözlüyümdür. 14 yaşıma bastığımdan buyana kadar baylar her süre etrafımda pervane olmuş lakin ben tutucu bir ailenin kızı olduğumdan 22 yaşıma kadar bakireydim. Arada bir çıktıklarım oluyordu, onlarla biraz flört edip gönlümü eğlendiriyordum ama iş cinselliğe gelince derhal taraf çizip flörtlerimi postalıyordum. Zaten ağzının salyaları akarak sırada bekleyen başkaları olurdu ve beni yüksek bedelli eğlence yerlerine götürmeye adeta yarışırlardı. http://sex.hikayeleri.info

fahişe dönemi

öyle sanıyorum baylar yanlarında egzotik bir çiçek gibi taşıdıkları güzel . kızlar ile görünmeye çok fazla hevesliler. Yanılıyormuyum sevgili okuyucuları? Emel, benden daha kısa boylu ve bayan hanımcık bir kızdı. Onunla fakültede aynı bölümde okuyorduk, anfi de arkamda oturduğu bir gün tanışıp dostluğumuzu ilerletmiş ve daha sonra tıpkı eve taşınma kararı almıştık. Esmer güzeli olan arkadaşım Emel, balıketinde, siyah gözlü ve tatlı dilli biridir. Tam gönlümüze göre bir daireye taşınmasına taşınmıştık fakat kirasını ve başka masraflarını karşılamakta aşırı aşırı zorlanıyorduk. ikimizde kızılayda ki ayrı ayrı mağazalarda part-time çalışıyorduk ve bir yandanda okuyorduk ama elimiz o günlerde yinede çok fazla dardaydı. Yanımıza üçüncü bir ev arkadaşı daha almaya karar verdik ve tıpkı hafta fakültemizin “Zilli Zeliş” lakalplı Zeliha yanımıza taşındı. Zeliş, çok aşırı çok fazla güzel yüzlü olmamakla birlikte düz şekilde bir vücuda sahip, sarı meçli kısa saçlı ve dolgun göğüslü bir kızdır ve bizden 2 ıslak büyüktür. Zelihanın gelmesiyle herşey tam düzelecekken, Emelin babası vefat etti ve  bundan sonra annesi ile 4 küçük kardeşine her ay nakit göndermesi icap ediyordu. Aksilik bu ya, tıpkı yıllarda part-time çalıştığım mağazanın yetkilileri bir gün, o günkü hasılatı bankaya yatırmak için beni göndermişlerdi ve ben kapkaç kurbanı olmuştum.tüm parayı ve çantamı kaptırmıştım! Karakola gelen mağaza yetkilileri benden şüphelendiklerini söyleyip hakkımda şikayetçi olacaklarını söylemişlerdi. Güya parayı ben kendim saklamışım veya bir arkadaşıma vermiştim ve kapkaç kurbanı olmuşum bunun gibi numara yapıyormuşum?!? tüm itirazlarım ve yalvarmalarım yarar etmedi, eksik olan parayı kendilerine arka ödemem için bana 1 ay zaman tanıdılar, yoktur ise hakkımda şikayetçi olacaklarını söylediler ve beni aynı gün işden çıkardılardı. Ağlayarak eve gittim, Emel ve Zeliha beni teselli etmeye çalıştılar lakin onlarında ellerinden birşey gelmiyordu. Bu olayı; ne aşırı çok fazla tutucu olan ailem duysun istiyordum nede sicilime işlensin istiyordum. Bir çözüm bulmalıydım. 3 gün boyunca göz yaşım dinmemişti ve iftiraya uğramanın üzüntüsü ile fakülteyede gidememiştim. çözümü bulan Zeliha oldu. Zilli Zeliş, arada bir cep harçlığını arttırmak amacı ile beraber bulunduğu erkeklerden nakit yahut pahalı hediyeler kabul ediyormuş. Bunu bize o gün itiraf ederek anlatmıştı. “Seninde ,Emelinde aklınıza tüküreyim! ikinizde fıstık gibisiniz, dışarda sizinle birlikte olabilmek için binlerce erkek mevcut. Bırakın bu saçma eski kafalılığı. eğer dediklerimi yaparsanız, Emel ailesine rahatlıkla para gönderebilecek, sende çaldırdığın parayı, mağazadaki o alçak heriflere geri ödeyebileceksin, üstelik cebinize bol nakit kalacak. Daha ne inat ediyorsunuz Kızlar?” demişti Emel ve ben kekeleyerek ” Nasıl yani? Fahişelik mi yapacağız?” diye sormuştuk. şok olmuştuk. önceleri tam şekilde bu fikre karşı koyduk, fakat daha sonra öteki çözüm üretemediğimizden kabul etmiştik. Zilli Zeliş bu işleri nasıl kotaracağını aşırı iyi biliyordu. Bir açıdan Emel ve benim pezevengimiz kendi değimi ile menejerimiz olmaya gönüllüydü fakat emeklerinin karşılığında komisyon istiyordu. Ben son defa karşı çıkarak itiraz edecek olmuştum ” iyide Zeliş, ben bakireyim? Hiç bilmem ki yatakta ne yapılmaktadır? Ne istenir? Tecrübem bulunmamaktadır? ” Zeliş keyifli bir kahkaha atmıştı ” Ay kız sen sahiden saftiriksin! Yahu bu herifler bir bakireyi bozmak için 3 katı para öderler, bilmiyormusun? Keşke Emel de bakire olsaydı, ama olsun . ziyanı yok, ikinizde süper paralar kazanacaksınız, daha sonra ayaklarıma kapanıp teşekkür edeceksiniz ” Olaylar böyle başlanmıştır. önceleri Zeliş evimize bir sürü porno filmleri getirdi, hepsini izlettirdi ve bazı bölümlerini gene yine geri sardırarak ezberletti. çok aşırı çok garip duygular içersindeydim. Bir yandan ödüm kopuyor ve alıp başımı uzaklara kaçasım geliyordu öte yandan düştüğüm bu girdaptan bolca nakit kazanmadan çıkamayacağımı biliyordum. Emel de en az benim kadar perişandı ve korkuyordu fakat başka çaremizin olmadığının bilincindeydi. aynı hafta Zeliş, evimize Aybars isminde iri yarı, düz olarak giyimli ve güler yüzlü birisini getirmiştir. ” Tanıştırayım kızlar, bu Aybars. Arada bir kendisine beleşden verdiğim arkadaşım olur kendisi. Ona beleş veriyorum nedeniyse süper vurur! . Aybarscığım bak bunlarda sana bahsettiğim arkadaşlarım Dilara ve Emel. Hadi kızlar biraz canlanın, Aybars bugün ikinizin uygulama hocası olacak. Bana bak Aybars, tembihimi unutma her bişeyi kızlara öğretecen fakat bizim maviş Dilaraya sokmak yoktur tamam mı? Bakirelik komisyonumuz güme gider sonra!” demişti. Zelişin rahat tavırları ve kullandığı kelimeler karşısında Emel ve . ben kıpkırmızı yüzlerle donup kalmıştık. O güne kadar ben hayatımda hiçkimsenin önünde çırılçıplak soyunmamıştım. Belki şimdi güleceksiniz sevgili pornocular fakat o gün Emel ve benim için çok ZOR bir gün olmuştu. Emel daha önce lise sondayken mahallesinin bir delikanlısı ile yatmıştı ama yinede o iş başkaydı bu iş başkaydı. çırılçıplak soyunabilmemiz bile 1 saat kadar süre almıştı ve sonunda Zeliş ikimizede ağzına gelen küfürleri sıralayarak kendi elleri ile çekiştire çekiştire bizi soymuştu. Aybarsın önünde ikimizde ellerimizle mahrem alanlarımızı örtmeye çalıştığımızda, Zeliş mutfaktan alıp getirdiği bir çorba kepçesi ile ellerimize vurmuştu. Zelişe nazaran Aybars daha anlayışlı ve sabırlıydı. Bu garip ders esnasında arada bir üzermize . yürümeye kalkan Zelihaya mani olmaktadır ve bizleri karşısına alıp yumuşak bir sesle; bir erkeğin organı nasıl ağıza alınır, nasıl ve nerelerini emmek veya yalamak gerekir bir bir anlatıyordu. Uygulamaya geçtiğimizde, Zeliş de soyundu ve Aybarsıda soydu. Bir erkeği soymanında incelikleri varmış bunuda o sırada öğrendik. Aybars, heybetli çıplak bedeni ile karşımızda dururken . onu dikkatle inceledim. Vücudu, bacak arası bölgesi dışında, neredeyse yüzde yüz kılsızdı ve yarı kalkık durumda duran, porno filmlerinde izlediğimizden daha kısa, lakin kalınca bir organı vardı. evvela Zeliş ayakta duran Aybarsın önünde diz çöktü ve onun organını eline alıp sıvazlamaya başlanıyor. Daha sonra onun nasıl yalanması ve ağzımızın derinliklerine alınması konusu için uygulayarak gösterdi. ” öğürmek yasak! Sokabildiğiniz kadar yarağı ağzınıza alacaksınız kızlar, seyredin bak böyle yapacaksınız ” Aybarsın organı Zelişin ağzını şapırdatarak emmesi sonucu iyice sertleşmişti. Zeliha yerinden doğrularak ikimizi Aybarsın önünde diz çökmeye çağırdı. Emel ve ben, ikimizde o gün birer robot bu gibi bize gösterilenleri aynen uygulamaya çalıştık. Yüzümü Aybarsın kasık bölgesine yaklaştırdığımda, bir erkeğin kokusunu ve tadını o gün ilk kez yaşadım. acayip bir duyguydu. Hoşlanmadığımı söyleyemem, fakat pek de tahrik olmamıştım. Aybars ellerini beline dayamış ayakta duruyor ve biz iki kız onun önünde diz çökmüş vaziyetteyken bir Emelin ağzına veriyordu, sonrada benim ağzıma dayıyordu. Hata yaptığımızda bizi ” Dişlerinizi hissettirmeyin Kızlar, nazik ve istekli davranın! ” gibi sözlerle uyarıyordu. Emel ve ben kendimizi kaptırmış bir vaziyette onun organını yalarken, ansızın bire bire Aybars ellerini ikimizin başları üzerine koyup kafalarımızı kasığına doğru biraz daha çekerek ” Açın ağzınızı kızlar! Geliyoruuuuuummmmmm yalayın yosmalarım yalayın, yutuuunnnnn ağzını siktiğimin orospularııııı ” diye bağırarak boşalmaya başlamıştı. Emel ve ben yüzlerimiz karşılıklı durarak, Aybarsın dillerimizin arasındaki püskürtmeye başlayan organını dönüşümlü şekilde ağzımıza alıp emmeye çalışıyorduk. ilk defa tadını aldığım bir erkeğin menilerin tuzlu ve ekşimsi sıvısı genzimi yakarak yutkunuyordum. Ne Emel nede ben tiksinmemiştik. aksine hoşumuza bile gitmişti sanırım. Daha sonra her zaman beraber oturup -sikişme sırasında- yapılacaklar konusu için konuşan Aybarsı dinledik. Birer kadeh şarap içtik, . merak ettiğimiz soruları sorduk ve ardından, Emel ile Aybars kanepenin üzerinde uzandıklarında, Zeliş ve ben karşı koltuklarda oturup onları izliyorduk. Gözlerimin önünde kımıldamadan yatan Emel ve Aybarsı şaşkınlık içersinde izliyor ve bir yandanda Aybarsın konuştuklarına kulak vermeye çalışıyordum ” Kızlar, sakın aklınızdan çıkarmayın asla prezervatifsiz size girmelerine izin vermeyin. her zaman . ve her süre prezervatif kullanılmasına dikkat edin. Sizlerin haz alıp almamanız ciddi değildir bunu unutmayın, lakin müşterinize karşı negatif bir tutum içersine girmeyin. çok fazla zevk alıyormuş bunun gibi inleyin. Müşterinizi cesaretlendirin, şevk verin. Arada bir zevk çığlıkları atın ve unutmayın müşteri memnuniyeti herşeyden evvela gelir. Onun hevesleri doğrultusunda devinim etmeye itina gösterin. Müşterilerinize sizinle sex yapmak için para ödediğini unutturacak kadar hevesli ve istekli olmalısınız ” bu gibi laflar ediyordu Aybars. Zeliş birdenbire yerinden fırlayarak, Aybarsın altında bacakları hala kapalı yatan Emeli kolundan çekip kaldırdı ” Kalk kız, kanepeden. Ne öyle malak benzeri yatıyorsun? Senden orospu morospu olmaz! geç karşıyada bak seyret!” diye söylendikten sonra , sehpanın üzerinde ki bir prezervatifi alıp ağzını ve ellerini kullanarak Aybarsın organına giydirdikten sonra, Aybarsın altına uzanmıştı. Emel şaşkın bir vaziyette gelip yanımdaki koltuğa oturdu. Zeliş ve Aybars, öpüşerek sevişmeye başlamışlardı. Aybars Zelişin iri pembe göğüslerini yalıyor, Zeliş de bacaklarını açarak dizlerini yukarı doğru çekerken bir yandanda konuşuyordu : ” Bakın . kızlar, sizler sokakların köşe başı fahişeleri benzeri olmayacaksınız! bulunmamaktadır öpüşmem, yok götten yapmak için extra ödeme isterim , bulunmamaktadır meni yutmak için extra alırım gibi saçmalıklar yapmayacaksınız. Sizler klas kızlar olacaksınız. Herifler öpüşmek mi istiyor, öpüşeceksiniz! yalayacaksınız! Gömdüreceksiniz! Yutacaksınız! Herifler ödemeyi önceden bana yapacaklar ve sonrada sizleri canları nasıl isterlerse öyle sikecekler! sınır falan koymaya kalkmayın sakın! Herifler sizin için adamakıllı paralar ödeyecek! Hemde peşin peşin öncesinden ödeyecekleri için onları memnun etmek için elinizden geleni yapacaksınız! Duydunuzmu beni? Asla izin vermeyeceğiniz şeylerde var tabi, örnek olarak dayak yemek gibi ya da kırbaçlanmak bu gibi sado-sex kesinlikle yasak. Vücudunuzda darbe ve yara bere olmamalı,yoksa bu işde zarar ediyoruz ama bunun ötesinde herifler sizleri ne şekilde isterlerse vereceksiniz! Hemde zevkle verdiğinizi hissettireceksiniz, bakın o zaman kısa sürede nakit arasında yüzeriz kızlar! şimdi gözünüzü dört açın, iyi dinleyin, dikkatle seyredin Aybarsla beni… hadi Aybars, sikişelim koçum!” Bu konuşmanın üzerine Aybars belini hafifce kaldırdığında onun sertleşmiş olan organını Zeliş kendi elleri ile kavrayıp amının girişine dayadığında Aybars da yarağını o delikten içeri ittirmeye başlamıştı. Zeliş başını bizden yana çevirerek bizlere seslendi ” iyi bakın kızlar… ahhhh…. herifler sizi sikerken argo konuşacaksınız! Organ ve vajina falan unutun, sik, yarak, am, amcık diyeceksiniz..ahhhh Aybaaaars dibimi buldun lan… kızlar unutmayın, . yarak, am, amcık ve sik diye konuşacaksınız…ohhh sikine kurrrrrban olayım Aybarsımmm…. eveeet…. geçirrrr aslanım…geçir koçum benim… sik beni… sik beniii… parçala beni… ezzzz beni kocacığım…. vur amıma vurrr… ohhhh… ölürüm senin yarrrrrağına aslanım… sik beniii… daha sert sik… hadi kocacığım… her deliğimden sik beni… bana istediğini yap…yeterki hep sik beniiii… ahhhh…. kızlar dikkat ediyormusunuz? ohhhhh Aybaaaaaars…. yedir bana o koca yarrrağını… sok bi daha… sokkk…. ohhhh yanan amcığıma ilaç gibisin…sik beni… vur vur vur vur…oooohhh ” diye diye gözümüzün önünde kendini becerten arkadaşımız Zeliş kalçasını sürekli alttan Aybarsın kalçasına doğru kaldırıyor ve hıçkırır gibi zevkle inliyordu. Aybarsın seri bir şekilde inip kalkan kıçı daha da hızlanarak, oturma odamızda yankılanan sikiş sesleri içinde devam ederken, birdenbire devinim etmeyi kesti ve hızlı bir hareketle penisini Zelişin içinden çekip çıkardı. Kanepede dizleri üzerinde doğrulup, Zelişin kalçasına bir şaplak attı : ” Hadi kalk, domal önüme, götten ver bana ” diye emretti. Emel ve ben tek sözcük konuşmadan onları hayretler içersinde izliyorduk. porno izle Gördüklerimizin karşısında benim bacak aramda ıslanmalar başlamıştı ve utanmasam derhal oracıkta masturbasyon yaparak kendimi rahatlatacaktım. O gün, anal sexin tüm inceliklerini öğrendik. Aybars,kendi yarağına önce geciktirici sprey sıkmıştı ve her üçümüzüde götümüzden sikmişti. aslında nazikce ve sabırlı davranmasına rağmen sırayla götlerimize girmesi neredeyse bir saatini almıştı. Emelde ve bende aşırı çok zorlanmıştı.

fahişe dönemi2

İki tüp kayganlaştırıcı jel kullanmıştı fakat yinede Emel ve benim acıyla bağırarak ağlamalarımıza mani olamamıştı. Ağlamalarımıza çok fazla kızan Zeliş, ikimizide yine götten siktirmişti. Götümün acısından perişan olmuş bir halde isyan etmiş ve Zelişe bu işden vaz geçtiğimi söylemiştim. Zeliş derhal yanıma gelip kollarını boynuma dolayarak bana . sarılmıştı ” Biliyorum Dilaracığım, pratik değil ama öteki çaremizmi mevcut mavişim? Size bağırıp çağırıyorsam her süre menfaatiniz için yapıyorum. inan bana mavişim, zaman geçtikçe alışacaksın. Müşterinin önünde acemilik çekmemen ve yanlış birşey yapmaman için Aybars götünü yarak yemeye alıştırmalı! hadi tatlım, sil gözünün yaşını, yarın tekrarlayacaksınız Aybarsla hepsini. şunun şurasında iki günümüz kaldı. iyice alışmanız lazım be güzelim. ikinizinde müşterisi Cumartesi günü için hazır ” diye beni yatıştırmaya çalışmıştı. Zelihanın haklı olduğunu biliyordum. diğer bir seçeneğimiz yoktu. Mağaza malikleri karakolda hakkımda şikayetçi olurlarsa, istikbalim kayardı. Bu parayı her süre ödemek zorundaydım. Ben Zelihanın kollarında alev alev yanan kıçımın acısıyla hıçkırarak ağlarken, o esnada Aybars yerde halının üstünde domalmış Emelin kalçasını iki eli ile iyice ayırarak götünden sikiyordu : ” Hadi Emel, hadi be kızım konuş birşeyler söyle… kaldır kaldır kıçını biraz daha havaya…ohhhh daracık götündeyim… Emel hadi sikiş benimle ” Emel acıyla dişlerini dudaklarına geçirip, gözlerinden boşanan yaşları saklamaya çalışarak acemice inliyordu. çok aşırı çok geçmeden Aybars arkadaşımın götünden çıkıp, yarağının üzerinde ki prezervatifi çıkararak, yarağını Emelin ağzına doğru uzattı ” Aç ağzını çabuk… hadi çabuk, geliyorum… em kamışımı!” Emelin yüzünden , midesinin bulandığı belirgin oluyordu lakin ona denileni yaptı ve fışkırtmaya başlayan yarağı ağzına alıp emdi ve hepsini yüzünü buruşturarak yuttu. Ardından hepimiz sırayla duş aldık ve sonrada üzerlerimize birşeyler giyerek gene salon da oturup yaşananları konuştuk, ve değerlendirdik. Bir fasıla Emel, ağzının arasında tuhaf bir his oluştuğunu söylediğinde, Aybars ve Zeliş birlikte kahkaha atarak , bu tuhaf hissin uyuşma hissi olduğunu ve Aybarsın kullandığı geciktirici spreyden kaynaklandığını söylediklerinde, hepimiz birlikte gülmüştük. Ve bir şey daha öğrenmiştik, xvideosporns çok fazla uygulanan geciktirici . sprey, ağıza temas ettiğinde ağzı uyuşturabilir. Sonrasında hepimiz acıktığımızdan dışardan birşeyler ısmarlamak istedik, fakat Aybars bizlere kendi elleri ile yemek hazırlayacağını söyledi ve mutfağımıza girip dediğini yaptı. Emel ve benim cayır cayır yanan kıçlarımızın acısına karşın, ondan hoşlanmıştık. çok çok iyi biriydi bu Aybars, ve bu garip şartlar altında tanışmamıza rağmen Emel . ve ben onun iyi bir arkadaş olacağını hissediyorduk. O gece Aybars bizde kaldı. öncelikle benim yatağıma gelerek, geceliğimi yukarı sıyırarak; bir eli ile amcığımı avuçladı ve sonra klitorisimi ovalamaya başlamıştı, diğer elinin orta parmağını arkadan sızlayan göt deliğime sokmuştu. Müşterim tarafımdan götümden sikildiğim takdirde, aynı esnada kendi elimle klitorisimi böyle ovalarsam arkamdaki acının hafifleyeceğini öğretti bana. Aybars hala konuşurken, tüm vücudum gerilerek büyük bir hazla boşalmaya başlamıştım. ilk kez bir erkeğin önünde boşalıyordum. Muhteşem bir duyguydu. Orgazmımın sırasında Aybars bir parmağını yavaşça amıma soktu ve haz kasılmalarım biraz daha uzun sürmüştü. Aybars kulağıma doğru eğilip :” Sen gerçekte çok aşırı sikişgen birisin, kızlığını alacak müşterinden sonra bende seni sikmek isterim amından, sana doyasıya zevkler yaşatırım Dilara, istermisin?” diye fısıldamıştı. Bende ona fısıldayarak :” Parasını ödedikten sonra, sende sikebilirsin elbette” demiştim. Aybars bu cevabıma kahkahalarla gülmüştü :” Sen aslında ezelden orospuymuşsun be güzelim, seni amından düzebilmek için sabırsızlanıyorum. Hadi sana iyi uykular, ben şimdi Emelin yatağına . gidiyorum, onuda biraz rahatlatayım, anlarsın ya?” diyerek burnumun ucuna bir öpücük kondurup, gitmişti. Biraz sonra, başka yataktan inleme sesleri gelmeye başlamıştı….sonrasında uyuyakalmıştım. Ertesi gün, kahvaltıdan sonra hep birlikte alışverişe çıkmıştık. Zeliş bizlere borç nakit verdi. Seksi iç çamaşırları aldırdı bana ve Emele. Bazılarını Aybars seçti bizim için,ikimizede siyah ve al dantelli string-tangalar, beyaz ve pembe ipekden sütyen-tanga-büstiyerler, ince siyah deriden sütyen ve slipler,jartiyerli bodyler, şeffaf şifon mini gecelikler ve daha bir sürü şeyler. yüksek bedelli parfümler,güzel kokulu beden losyonları, kayganlaştırıcı jeller, prezervatifler, yaş-mendil-kutuları v.s bir sürü para harcattı bize. Evimize döndüğümüzde, aldıklarımızı giyinip denedik. Jartiyerli takımların nasıl giyileceğini ve bağlanacağını bile doğru dürüst beceremiyorduk,Zeliş ve Aybars bize öğrettiler. Sonra Aybarsın çalıştığı emlakçı ofisine uğraması gerekiyormuş, bir iki saate kadar döneceğini söyleyerek gitti. Zeliş, bana ve Emele yine bazı porno filmler izlettirdi. alıcı karşısında nasıl davranacağımızı, konuşacağımızı bizlere yine gene anlattı: ” Bazı heriflerin sikleri ya kalkmaz yahut zor kalkar ama yinede hovardalıktadır gözleri, böylelerini uyaracak ve zevklendireceksiniz. problem herfilere, fantezileri nelerdir? Nelerin hayalini kurarlar? maksimum nelerden hoşlanırlar? zaman kısıtlaması bulunmaz, herifler memnun kalıp, sizleri gönderinceye kadar var gücünüzle çalışacaksınız. zaman kısıtlaması bulunmamaktadır derken, öyle 7-8 saat gavatlarla kalacaksınız anlamına gelmiyor. fakat yarım saatte şipşak sok-menfaat yapmayacaksınız. Herifleri ne kadar kısa zamanda, ne kadar çok fazla çok boşaltırsanız o kadar çabuk dönebilirsiniz eve. Orospuluk işini ciddiye alın. müşteri kazıklamaya sakın kalkışmayın. Adamların bana ödemiş oldukları ücretlerin dışında, sakın öteki nakit talep etmeyin. Bu piyasada güven çok çok ciddi bir olaydır. Sağlam orospular olmalısınız. işini zevkle oluşturan ama asla yamuk yapmayan orospular biçimde duyulursanız köşeyi en kısa sürede döndük manasına gelir. Göreceksiniz bak, çok fazla kısa sürede paranın amına koyacağız kızlar! zamanla bu işi daha iyi kıvıracaksınız. Yeterki heriflere iyi verin, ateşli olun ” diye Zeliş, bize tembihlerde bulunuyordu. öğleden sonra saat dört benzeri Aybars dönmüştü. Bize dışardan bir sürü hazır yemekler getirmişti. evvela karnımızı doyurduk. Sohbet ettik. Yemekden sonra Aybars iki viagra içti. Daha sonra Aybars Emel ve beni gene uygulamalı derse aldı. önce aldığımız bazı seksi iç çamaşırlarını giydirdi, ve onları slow müzik eşliğinde nasıl striptiz yaparak soyunmamız gerektiğini öğretti. Bu kışkırtıcı soyunma işini ben Emelden daha iyi kıvırıyordum ve Zeliş bile alkışlamıştı beni. Sonunda çıplak kaldık. Yatağa geçtik, Aybars yarağını ağzıma . verdi, düne nazaran daha şuurlu bir şekilde saxo çektim ona. çok aşırı çabuk sertleşti. Ağzımla prezervatifi, ellerimi kullanmadan, yarağına geçirmeyi öğretti bana ve sonra Emeli yatakta değişik durumlarda amından sikmeye başladıydı. Misyoner pozisyonunda başlandı, sonra bacak omuza yaptı, daha sonra taraf yatırarak, ardındanda domaltarak arkasından kızın amına pompaladığında Emel yüzü kıpkırmızı bir biçimde inlemeye başlamıştı. keyif almaya başladığı çok aşırı belliydi. Zeliş bu esnada sikilmekte olan Emele talimatlar veriyordu, ve Emel bu taliamtalara uymaya çabalıyordu. “sik beni kocacığım, geçir bana, daha sert sik, harika sikiyorsun beni” v.s gibi laflar söylüyordu Emel ama Zeliş bunları yeterince ateşli bir sesle söylemediğini iddia edip çok çok kızmıştı ve Aybarsa durmasını emretti :” Dur koçum, çık orospunun amından, ben burada boşunamı nefes tüketiyorum? Ateşli konuş diyorum fakat karı kendi zevkine kaptırdı kendini. Noldu güzelim? çokmu tatlı geldi yarak yemek? Başlarım senin zevklenmene şimdi! Sen haz alasın diye ödemeyecekler o çil çil paraları! Sıçarım şimdi senin zevkinede, keyfinede! kırmızı şu jeli hadi Aybars, birazda orospunun götüne çalış bakalım, anlasın hanyayı konyayı! fakat dünkü benzeri öyle yavaş yavaş kayma şıllığın kıçına, bu sefer acımasız müşterilerin siktiği bu gibi götüne vura vura koy şunun, bakalım dersini iyi öğrenmişmi? Hadi kaltak, domal erkeğinin önünde, kendi ellerinle ayır götünün yanaklarını bakayım? Hadisene kız, erkeğini bekletme, ne bakıyorsun kurbanlık koyun bunun gibi suratıma? Hadi, dediğimi yap…evet, işte böyle… aç aç götünün yanaklarını,hadi Aybars beline kuvvet aslanım. Bak Emel, hele bir ağla, hele bir zırla o süre seni bu yatağa bağlar evdeki en geniş vazoyu götüne sokarım, anladınmı? Senin keyfin için durmuyoruz burada, sen keyiflendireceksin erkeğini, zevkle vurduracaksın!” Zaten kibar ve sessiz bir kız olan Emel, büsbütün korkmuş bir halde sesini çıkarmadan Zelişin dediklerini yapıyor ve Aybarsda, kızın göt deliğine jeli sürdükten sonra, eliyle kendi yarağını tutup Emelin esmer ve yuvarlak kalçarına sürttükten sonra, göt deliğine hizaladı ve yavaşça başını içeri doğru bastırdı. Ben ve Zeliş yatağın baş ucunda duruyor ve dikkatle izliyorduk. Emel, yatakta domalmıştı, ve yüzünü yan çevirerek yatağa dayamıştı, elleri ile kendi kalçalarını ayırarak tutuyordu.Yüzü korkuyla gerilmişti. Aybars yarağının başını kızın küçük göt deliğine sokar sokmaz Emel acıyla bağırdı, ama Aybars aldırmadan o kalın yarağını yavaş yavaş ileri arka yapa yapa içeri doğru yol aldı ve nihayet köküne . kadar kızın götündeydi. biçare arkadaşım, acıyla kesik kesik bağırıyordu. Aybars Emeli götünden yaklaşık 10 dakika boyunca durmaksızın siktiğinde, Zeliş de Emeli sakinleştirmeye çalışıyor bir yandanda kalçalarını kıvırtması gerektiğini, erkeğine daha çok aşırı çok zevk vermesini öğütlüyordu. Her ikiside ter arasında kalmıştı. Aybars boşalmadan Emelin götünden çıkıp, yatağa uzanıp biraz dinlendiğinde yarağı hala dimdikti. Prezervatifi değiştirip yenisi taktırdı bana. Ardından dizi bana geldiğinde, dizlerim titreyerek yatağın üzerine çıkmıştım. Aybars, bakire olduğum için beni amımdan sikemediğinden, öncelikle bir erkeğin erojen bölgelerini nasıl okşayacağımı, amımdan ilk kez yarak girdiğinde biraz acıyacağını lakin müşterimi memnun etmeye devam etmem gerektiğini anlatırken bir yandanda çıplak ve titreyen vücudumu okşuyor ve amımı arada bir avuçluyordu, sonrada beni domaltıp çaresiz göt deliğimi ayıra ayıra sikmeye başlamıştı. Elleri ile bazen kalçamdan tutarak, bazende uzun saçımdan çeke çeke götüme geçiriyordu. Acıyla çığlık ederek çok bağırdığımı hatırlıyorum, ve Aybarsın altından kaçmaya çalıştığımı fakat Zelişin ve Aybarsın kolları bunu engellemişti. Zeliş yanımıza yatağın üzerine çıkıp, omuzlarımdan tutarak kaçmamı . engelliyor ve arkaya doğru, Aybarsın kalçasına doğru beni itiyor ve söyleniyordu :” Bağırmasana kız! Sanki götten yarak yiyen bir tek sen varsın dünyada? Siktir kendini… iyice siktir…geriye doğru bastır, ver erkeğine , versene lan orospu, hadi bakayım şimdi güzel sözler söyle sikicine, hadi ohh ohh diye inle, evet işte öyleee… siktir kendini mavişim, siktir siktir… ohhh diye diye yemelisin yarağı ” Bir kaç dakika sonrasında götümde duyduğum o tarifsiz acı azalmaya başladığından, bende şehvetle inlemeye ve küfürlü konuşmaya konsantre olabilmiştim. ama gerçek manada hiçbir keyif almıyordum.ama en azından götüm acımasız darbeler sonrası bir biçimde uyuşmuş gibiydi ve Aybarsın kıçıma giren o kemik gibi yarağı artık o kadar acı vermiyordu. O gün, gecenin geç saatlerine kadar orospuluk derslerimizin birileri anlatımla , bazılarıda uygulamalı devam etti. Arada bir Aybars; Emel ve bana kıyak geçerek, o marifetli parmakları ile bizi boşaltmıştı. Hepimiz bitkin bir durumda duş aldıktan sonra, yataklarımıza girer girmez uyuyakalmıştık. Ertesi gün Cumartesiydi ve büyük gün gelip çatmıştı. öğlene kadar uyumamıza izin verici Zeliha, bizlere güzel bir sofra hazırladıktan sonra uyandırdı. Kahvaltıda, müşterilerimiz hakkında bize bilgi verdi. Adamların ikiside Zelişin eski müşterilerindendi, ve istanbuldan bakanlıktaki bir işleri için gelmişlerdi Ankaraya. 38-45 yaş civarlarındaydılar, zengin ve evliydiler. içlerinden 45 yaşında olan Nevzat, bakire bozma meraklısıydı ve böylelikle benim payıma düşme gösteren kişiydi. diğer Ahmet, Emelin müşterisiydi. ikiside bizlerle bir gece geçirebilmek için Zelişe yüklü bir para ödemeye hazırdılar. Paranın miktarını duyduğumuzda, Emel ve benim ağzımız açık kalmıştı şaşkınlıktan. Akşam saat 8 civarında adamların kaldığı lüks otelde buluşacaktık, ve önümüzde altı saatimiz vardı. Aybars ve Zeliş bizleri evvela bir hamama götürdüler . ve dışarda beklediler, orada yıkandıktan sonra, bir güzellik-bakım merkezine gittik. Ağda olduk. Kaşlarımız alındı. cilt bakım kürü yapıldı.Manikür ve pedikürden sonra el ve ayak tırnaklarımıza ojeler sürüldü.pahalı makyaj malzemeleri satın aldık, Emelin saçına fön çekilirken benim saçıma kocaman bigudiler sarıldı. Bu sefer tüm bu masrafları Aybars karşılamıştı , . sonra eve geldik. evvela çırılçıplak soyunup, bedenlerimizin her noktasına Zeliş ve Aybars itibariyle güzel kokulu beden losyonları sürüldü ve ardından içimize almış olduğumuz o yeni iç çamaşırlarını giydik. Emel,e siyah dantelli olanı giydirmişlerdi, bana da pembe ipek,den olan sütyen ve slip takımını. Ben bakire olduğumdan ve Nevzat masumiyetten hoşlandığından çok fazla fazla aşırı çok aşırı seksi giyinmemin doğru olmayacağını söylediler. Emelin yüzüne itina ile Zeliş makyaj yaptı ama benim makyaj yapmamam gerektiğini söyledi. Nevzat için her halimle taze ve masum görünümünde olmalıydım. yalnızca dudağıma şeffaf bir parlatıcı sürdü Zeliş. üzerimize o yüksek bedelli parfümleri sıktılar. Sonra ikimizde giysilerimizi giydik ve boy aynasının önüne geçip kendimizi süzdüğümüzde, ömrümüzde hiç bu kadar güzel olmadığımızı fark ettik ve görünümümüzle gurur duyduk. Esmer güzeli arkadaşımın, balıketi vücudunun üstünde beyaz şifon, kısa ve dar bir bluz, altına aşırı fazla yalın düzgün siyah mini bir etek, siyah ipek çoraplar, ince topuklu siyah ayakkabılar vardı. Beyaz bluzunun içinden giymiş bulunduğu siyah dantelli sütyeni çok aşırı çok kışkırtıcı bir biçimde gözüküyordu, ve bluzun . düğmeleri sütyeninin önündeki danteli gösterecek şekilde açıktı. Kulaklarında kocaman altın sarısı çember küpeler, ve dümdüz fönlü siyah saçları ile gerçekten çok fazla çok güzel olmuştu. Benim üzerimde, gül kurusu kırmızısı, omuzlardan bağcıklı ipek bir elbise vardı. Elbisem, göğüs altıma kadar dar biçimde dikilmişti,ondan sonrası hafif bol bir şekilde ince bedeninim üzerinden diz kapaklarıma kadar dökülüyordu. Göğüs altından gelen aynı kırmızıdan saten-bant bir fiyonk vardı, ve bu saten bantın üzerinden elbisenin boyunda aşağılara kadar sallanan satenden incecik bantlar vardı. Ayağımda bilekten bağlı, balerinlerin giydiği ayakkabılara benzeyen topuksuz ayakkabılar vardı. Uzun saçlarım tepeye toplanmış ve oradan bukle bukle yüzüme dökülüyordu. ikimizde aşırı güzel olmuştuk. Zeliş de o gün, krem rengi bir pantolon ve üzerine yakası önden ve sırtından açık, kahverengi altın işlemeli bir bluz giymişti.Koltuğunun altına sıkıştırdığı zarf tipindeki çantası ile bir iş kadınını andırıyordu.Sarı meçli kısa saçları, boynundaki inci kolye ile bu “zilli” lakaplı arkadaşımızın çok aşırı oturaklı bir havası vardı. Aybars kendi arabasıyla, hepimizi o otele götürürken, Emel ve bana son tembihlerde bulundu. Hepimiz çok aşırı heyecanlıydık. O gece neler yaşayacağımı korkuyla karışık merak ediyor ve iyi geçmesi için içimden dua ediyordum. Otelin otoparkına vardığımızda, Aybars arabanın arasında kaldı. Zeliş, önden Emel ve ben arkasından Otelin lobisine girdik. Otelde ki herkes, orada çalışanlardan tutun müşterilere kadar her insanın gözü bir anda üzerimize çevrilmişti. baylar bizleri merak ve haz ile süzerken kadınlar bizleri kıskanç ve küçümseme ile süzüp başlarını hemen diğer yöne çevirdilerdi. Bir an ödüm kopmuştu, oteldeki herkes bizim niçin geldiğimizi anladılarmı acaba diye. Benimki tabiki yersiz bir korkuydu.ama kalbimin çılgın bu gibi çarpmasına mani olamıyordum. öyle sanıyorum Emelde aynı şeyleri hissediyordu. Lobiye doğru yürürken bir ara birbirimizin . elini sıkıca tuttuk birbirimizden cesaret almak istercesine. Zeliş, lobideki geniş ten koltukların üzerinde oturan ve sohbet eden iki adamın önünde durduğunda, fahişelik kariyerlerimizin ilk müşterileri ile karşı karşıya olduğumuzu anladık. Adamlar bizleri görür görmez ikiside ayağa kalkmışlşardı. ikiside, Zelişi eski bir arkadaş bunun gibi kucaklayıp yanaklarından öperlerken, ikisininde aslında gözleri Emel ve benim üzerime mıhlanmış gibiydi. Zeliş bizleri birbirimizle tanıştırdı. Tokalaştık. Oturmamızı rica ettiler, ve hepimize birer kadeh beyaz şarap söylediler.Her ikiside takım elbiseliydi, tavırları kibar ve sevecendi. Nevzat olduğunu öğrendiğim adam, beni şaşkınlıkla süzmekten kendini alamıyor ve elindeki içtiği puronun külünü kucağına düşürmüştü lakin bunun bile farkında değildi. Adamın ağzı hemen hemen kulaklarına varmak üzereydi. Zeliş kendisine hal hatır sorduğunda, duymamıştı bile. sadece gözlerini ayırmadan dünyayı ve etrafını unutmuşcasına bana bakıyor ve habire gülümsüyordu. Arkadaşı Ahmet, Nevzatı dirseği ile dürterek Zelişin kendisine soru sorduğunu hatırlattı. Nevzat gözlerini üzerimden ayırmayarak :” Sağ ol Zelihacığım, iyiyim hemde çok fazla çok fazla fazla iyiyim” diye yanıt verince, bu sefer Zelişin ağzı kulaklarına varmak üzereydi. Daha sonra Nevzat ve Zeliş lobiden ayrıldılar. Zeliş giderken Emele ve bana göz kırpmıştı. Sanırım Nevzat Otelin otoparkında ücretlerimizi ödeyecekti Zelişe. Zaten bir kaç dakika sonra arka döndü. Adamlar birlikte yemek yemeyi öneri ettiklerinde, Emel ve ben birbirimize baktık. ikimizde bir lahza evvela bu olayın bitmesini istiyorduk. Karnımızın aç olmadığını söyledik. Bunun . üzerine, ikiside odalarının numaralarını söylediler, kaçıncı katta olduklarını falan tarif ettiler. Numaralardan anlaşıldığı üzere odaları birbirine yakındı. evvela kendileri kalkıp asansöre doğru yürüyüp gittiler, talimata uyarak 15 dakika sonra Emel ve ben bize söylenen kata çıktık. taraf yana durmakta olan odalarının kapılarını hafifce vurduk. Kapıyı vurmamla açılması bir olmuştu. Adam sanki kapının arkasında beklemişti gelmemi. Beni içeri buyur etti. Oda gayet lüks bir biçimde döşenmişti. Buz kovasının arasında bir şampanya şişesi ve yanındada iki kadeh duruyordu. Sehpanın üzerindeki bir vazodan bir çiçek alıp bana uzattı. Kendisine teşekkür ettim. Kadehlere şampanya dökerken, kendi hakkımda sorular sordu. Zelişin bizlere tembih ettiği bunun gibi bir düzine yalan anlattım adama. Sohbet esnasında yatağın bulunduğu tarafa geçip, bana oturmamı rica etti. Yatağın kenarına oturup, bacak bacak üzerine atıp, elbisemin eteğini biraz yukarı kaydırdım. Çorap giymemiştim, bacaklarımın pürüzsüz tenine gözleri takılmıştı. Nevzat bir an yutkundu, sonra yanıma gelip oturdu. Ellerimizde kadehler, şampanyamızı yudumluyor ve hala konuşuyorduk. sebep bir an önce başlamıyordu bu adam? Beni buraya sohbet etmeyemi çağırmıştı? yapılmaksızın ilk hareketi bendenmi bekliyordu? Ne yapmalıydım? Yanlış bir devinim yapmaktan korkuyordum. Adam “masum” bir bakire istediğine göre, ilk devinim benden gelmemeliydi. Korkudan ve sıkıntıdan avuçlarım terlemişti, ve ellerim titriyordu. neden harekete geçmiyordu bu adam? Bu nazik ve kibar adam sonra öyle bir harekete geçtiki … neye uğradığımı şaşırmıştım! Benim ilk gecem ve ilk müşterimdi ve bazı şeylerin yaşanacağını tahmin ediyordum…ama böylesini değil! 2012 bahar aylarından başlayarak 2012 kasım ayına kadar süren fahişelik yaptığım dönemimle ilgili itiraflarım devam edecektir.

fahişe dönemi3