Otobüste Başladı İnşaatta Bitti

Hikâyeme başlamadan evvela kendimden bahsedeyim seks seven kızım erkeklerle beraber olmaya doyamıyorum sabit erkeğim olsun da istemiyorum daima ayrıcalıklı heyecanlar arıyorum bu nedenden idadi zamanlarımda bakireliğim gitti fakat şikâyetçi değilim erkeklerin merakını çekmek hoşuma gidiyor beni arzulamaları benimle yatmak istemeleri aşırı hoşuma gidiyor fırsatını buldukça da birileriyle birlikte oluyorum

Adam bir lahza arkasını döndü ve göz geldik. Gerçekten ürpermiştim. Neyse, 2-3 dakika sonra otobüse bindim ve en arka sıralara doğru ilerledim ve oturdum. Otobüs ilerlerken, o çirkin adamın da gelip tam yanımda ayakta durduğunu fark ettim. Daha sonra otobüsün kalabalıklaşmasıyla birlikte, omzumda bir sertlik hissettim. O gün üzerimde dar ve meme dekolteli bir body ve yırtmaçlı uzun eteğim vardı ve ne yapsam göğüslerimin arasının yukardan görünmesini engelleyemezdim. Adam başımda dikilmiş bir eli cebinde, omzuma dayanıyor ve göğüslerime yiyecekmiş bu gibi bakıyordu. Rahatsız olmuş ve hareketlenmiştim, amma adam oralı dahi değildi ve hala bastırıyordu. Anladığım kadarıyla adamın aleti kalkmıştı, çünkü omzumda hissettiğim şey giderek büyüyordu. Tek vücut olmuştuk… Köprüden çıktıktan sonraki ilk durakta ben ayağa kalktım ve en arkaya, cam kenarına doğru ilerledim. Amacım bu adamdan kurtulmaktı.

Fakat tabi ki peşimden geldi ve arkama geçti. Otobüs kalabalıktı ve arkada resmen kapana kısılmıştım. Adam kalçalarıma iyice dayanmıştı, amma ara ara değdirip çekiyordu.  Bundan sonra ben de yavaş yavaş heyecanlanmaya başlamış ve merakla bana değeceği hatıra beklemeye başlamıştım. Otobüsün ani bir gaza yüklenmesi ile yine yekvücut olmuştuk ve artık ben de kendimi adama bastırıyordum. Yanaklarım kıpkırmızı olmuştu ve etrafımdaki kişiler sebebi ile rahatlıkla anlaşılabilirdi. Amım iyice sulanmıştı ve sırf otobüsten indikten sonra erkek arkadaşıma gitmem ve onunla sevişmem gerektiğini düşünüyordum. Arkamdaki yabani adam da artık resmen kerkin erek beni eteğimin üzerinden sikmeye başlamıştı. Otobüs Bostancı’ya geldi, amma ben artık çok kötü durumdaydım. Erkek dostum Adatepe’de oturuyordu ve oraya yürüyerek gidebilirdim. Bostancı’da otobüsten indim ve arkama bakmadan yürümeye başladım. Sahilden yukarı doğru yürürken aklım bu yabani adamın nerede olduğuna takılmıştı ve bu merakla arkama döndüğümde onu gördüm.

Bana pis kirli bakıyor ve yürürken eli cebinde, aletini karıştırmaya devam ediyordu. Saat 21.00 idi ve dostum lakin 22.00 benzeri eve geliyordu, amacım ona sürpriz yapmaktı ve zaman geçirmek üzere tekrar sahile doğru yürümeye başladım ve ilk gördüğüm çay bahçesine oturdum… Burası bir aile çay bahçesiydi ve adam beni takip etse dahi bir şey olmamaktadır diye düşünüyordum. Ama içimde bir şeyler de harekete geçmiş, bu adamın aletini inanılmaz bir biçimde merak ediyordum. Daha çayımdan bir yudum almadan adamın iki üç masa önüme oturduğunu ve bana bakarak masanın altından yine aletini karıştırdığını fark etmiştim. Adam beni bakışlarıyla yiyor ve resmen sikiyordu.  Bundan sonra adamın bakışlarına cevap vermeye, adama tuhaf tuhaf bakmaya başladım. Çayım bitince kalkmaya karar verdim. Hesabı ödedim ve arkama bakmadan tekrar yürümeye koyuldum. Ve inanın ki artık beni takip etmesini istemeye başlamıştım. Biraz gittikten sonra arkama baktım, amma adam arkamda yoktu

Adamın aletinin büyüklüğünü kafamda canlandırırken müthiş tahrik olmuştum ve amımın suları bacaklarımın arasına süzülmüştü. Tam bu esnada kestirme olduğunu düşündüğüm bir fasıla sokaktan caddeye doğru yürürken, 15 mat. İlerimdeki inşaatın önünde onu sigara yakarken gördüm. 5 saniye içinde önünden geçecektim. İçimde inanılmaz bir his fırtınası vardı ve herzeyi unutmuştum. Nerdeyse bana laf atması için dua ediyordum. Başım önümde tam önünden geçerken, bana dikkat çekici belirsiz bir şey dediğini duydum ve ona doğru bakıp, “Pardon, bir şey mi dediniz?” diye sordum. O da, “Hayır abla! Sen bir şey mi diyecektin?” dedi. İnanılmaz heyecanlanmıştım. Adamın şivesi ve çirkinliği beni itiyordu, amma aletinin büyüklüğünü merakım benim inşaata girmemi emrediyordu sanki. Bundan böyle kelimelerime ben değil, amım hükmediyordu:– Bu inşaatta mı çalışıyorsun?– Evet abla!–

Aşırı var mı daha inşaatın bitmesine?– yoktur abla, altı-7 aya kalmaz biter.– Kaça burada daireler biliyor musun?– Abla hiç bilmem. Gündüz gel ustalara sor istersen, onlar bilir.– şöyle bitmiş birkaç daire varsa bakabilir miyim? Biraz geç oldu ama…– Gel abla istediğin kadar gez, ayıp ediyon! Bunu derken adamın gözlerindeki ışıltı içimi yine ürpertmişti. Bu aslında beni biraz sonra nasıl sikececeğine dair bir sinyaldi ve ben bu sinyali almış daha çok azmıştım. “Tamam!” dedim ve içeri girdim. Giriş kat daha bitmemiş, şantiye bunun gibi bir yerdi. Merakla çevresi incelemeye başladım. Bundan böyle amım heyecandan sırılsıklamdı ve dayanamıyordum. Kendimi nasıl becertirsem diye düşünürken, adam aniden beni belimden yakaladı ve naylon kaplı, tahtadan kapısı olan bir odaya soktu. Ben ne olduğunu anlamamıştım, amma bu hareketten acayip memnun kalmıştım. Arkamdan yapışmıştı ve tek vücut olmuştuk. Yaba bunun gibi ellerini öne atıp memelerimi yoğururken, arkamda da götüme bastırdığı kalkık yardağını hissediyordum. Odanın pencereleri de naylon kaplıydı ve bizi kimse göremezdi. Odada iğrenç bir yatak, piknik tüpü ve bir çaydanlık, bir duvarda çivilere asılmış birkaç eski kıyafet, bir duvarda da hesaplı gazetelerden koparılmış, bol bol bikinili manken resimleri vardı. Resimlerin nerdeyse hepsinde (kurumuş döl lekesi olduğunu tahmin ettiğim) lekeler vardı. Resimdeki mankenlere bakarak 31 çekmiş olmalıydı… Adam beni yatağın üzerine itti ve “çabuk üzerini menfaat!” dedi.

Bunu bana buyruk verir benzeri söylemesi hoşuma gitmişti. Üzerimdeki ceketi çıkardım ve adam daha söylemeden ayağa kalktım ve Body ve Sutyenimi de çıkardım. Adam göğüslerime yiyecekmiş gibi bakıyor ve bir yandan da kendi gömleğini çıkarıyordu. Müthiş kıllı bir adamdı ve ben bu yabani adamın önünde, üzerimde sırf eteğimle ayakta duruyordum. Adam gömleğini çıkardıktan sonra bana yaklaştı ve memelerimi yalamaya, emmeye başlanmıştır. O kadar katı emip ısırıyordu ki, canım yanmaya başlamıştı. Ben de ona başından tutarak karşılık veriyordum… Birden bire beni yatağa oturttu ve önüme gelerek pantolonunu çıkarmaya başladı. Ben de ona yardım ettim ve külotunu indirdim. Ama ortaya çıkan kocaman yardağını görünce donup k aldım. Adam bana emreder gibi, “Ağzına al!” dedi.

Sikin o kadar büyüktü ki, ben nasıl alacağımı düşünürken, ensemden tutarak başımı yarrağına doğru bastırdı. Ve ben o koca aleti boğazıma kadar almak mecburiyetinde k aldım. Artık adamın yardağını emip yalamaya başlamıştım. Müthiş zevkliydi ve tükürük bezlerim harekete geçmiş, sürekli ağzımın kenarından akıyorlardı. Biraz sonra adamın yarrağını ağzımdan çıkardım ve ona bakarak yarrağını göğüslerimin arasına aldım ve yardağını kocaman göğüslerimin içinde aşağı yukarı kaydırmaya başladım. Gözlerim adamın suratındaydı, boşalırken alacağı ifadeyi merak ediyordum. Adam az sonra, “Aç ağzını!” deyip, böğürtüler çıkararak boşalmaya başlanıyor. Ben fışkıran dölleri ağzımla yakalamaya çalışıyordum ve büyük kısmı ağzıma kaçmıştı. Boşalması bitince yarrağını ağzıma alıp yalayarak temizledim. Doğruldum ve elime su dökmesini, ağzımı çalkalamam gerektiğini söyledim. Plastik bir bidondan elime su döküyor, ben de ağzımı çalkalayıp yerdeki leğene ağzımda kalan döllerini tükürüyordum

????????????????????????????????????
????????????????????????????????????